BZMFRM,Oyun Arşivi,Program Arşivi,Online Oyunlar,Knight,Metin2,CS,Ödev Arşivi,Online,Slayt,İndir
Merhaba Ziyaretçi,
Formumuza Hala Kayıt Olmadınmı?
Formumuzdan Faydalanmak İstemezmisin?
Forumda Bilgi Paylaşımı Yapmak İstemezmisin?
Moderatorlermize Ödevlerin Hakkında Soru Sormak İstemesmisin?
Tabiki İstersin O zaman Ne Duruyorsun Hemen Kayıt Ol ve Bilgilermizden Faydalan..

Ehli Beyt'in Önemi Uyeols10
BZMFRM,Oyun Arşivi,Program Arşivi,Online Oyunlar,Knight,Metin2,CS,Ödev Arşivi,Online,Slayt,İndir
Merhaba Ziyaretçi,
Formumuza Hala Kayıt Olmadınmı?
Formumuzdan Faydalanmak İstemezmisin?
Forumda Bilgi Paylaşımı Yapmak İstemezmisin?
Moderatorlermize Ödevlerin Hakkında Soru Sormak İstemesmisin?
Tabiki İstersin O zaman Ne Duruyorsun Hemen Kayıt Ol ve Bilgilermizden Faydalan..

Ehli Beyt'in Önemi Uyeols10
BZMFRM,Oyun Arşivi,Program Arşivi,Online Oyunlar,Knight,Metin2,CS,Ödev Arşivi,Online,Slayt,İndir
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.
BZMFRM,Oyun Arşivi,Program Arşivi,Online Oyunlar,Knight,Metin2,CS,Ödev Arşivi,Online,Slayt,İndir


 
AnasayfaAnasayfa  KapıKapı  Latest imagesLatest images  AramaArama  Kayıt OlKayıt Ol  Giriş yap  


 

 Ehli Beyt'in Önemi

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
ßeчazKiη
Süper Moderatör

Süper Moderatör
ßeчazKiη


Mesaj Sayısı : 869
Cinsiyet : Erkek
Nerden : Silivri
Kayıt tarihi : 27/06/10
Aktiflik :
Ehli Beyt'in Önemi Left_bar_bleue999 / 999999 / 999Ehli Beyt'in Önemi Right_bar_bleue

Deneyim :
Ehli Beyt'in Önemi Left_bar_bleue999 / 999999 / 999Ehli Beyt'in Önemi Right_bar_bleue

Saygınlık :
Ehli Beyt'in Önemi Left_bar_bleue999 / 999999 / 999Ehli Beyt'in Önemi Right_bar_bleue

Seviye :
Ehli Beyt'in Önemi Left_bar_bleue100 / 100100 / 100Ehli Beyt'in Önemi Right_bar_bleue


Ehli Beyt'in Önemi Empty
MesajKonu: Ehli Beyt'in Önemi   Ehli Beyt'in Önemi EmptyPerş. Tem. 08, 2010 7:28 pm

Ehl-i beytin fazileti
Ehl-i beyt, Peygamber efendimiz Muhammed aleyhisselamın bütün aile
fertlerine denir. Mübarek hanımları, kızı Hazret-i Fatıma ile Hazret-i
Ali ve bunların evlatları olan Hazret-i Hasan ve Hazret-i Hüseyin,
onların çocukları ve kıyamete kadar gelecek torunlarının hepsine de
Ehl-i beyt denir. Hatta Peygamberimizin temiz soyunun bağlı olduğu
Haşimoğullarına da Ehl-i beyt denir. Eshab-ı kiramdan Selman-ı Farisi de
Ehl-i beytten sayıldı. Fakat özellikle Ehl-i beyt denilince, Hazret-i
Ali, Hz Fatıma ve mübarek iki oğlu Hazret-i Hasan ve Hazret-i Hüseyin
anlaşılır. (radıyallahü teâlâ anhüm)

Resulullah efendimizin soyu, Hazret-i Fatıma’dan devam etti. Hazret-i
Hasan’ın çocuklarına ve torunlarına Şerif, Hazret-i Hüseyin’in nesline
de Seyyid denir. Peygamber efendimizin temiz ve mübarek kanını taşıyan
seyyidler ve şerifler, çeşitli ülkelerde yaşamaktadır. Her birisi güzel
ahlak numunesi olup, yurdumuzda da sayıları pek çoktur.

Doğru yoldaki İslam âlimleri, Ehl-i beyt sevgisini, son nefeste iman ile
gitmek için şart görmüşlerdir. Ehl-i Beyti sevmek her mümine farzdır.
Bunlarda Resulullah efendimizin zerreleri vardır. Onlara kıymet vermek,
saygı göstermek her müslümanın vazifesidir. Çünkü imanın temeli ve en
kuvvetli alameti, Allahü teâlâyı sevmek ve Allahü teâlânın
sevmediklerini sevmemektir. Hadis-i şerifte buyuruldu ki:
(İmanın temeli ve en kuvvetli alameti, Allah dostlarını sevmek ve Onun
düşmanlarına düşmanlık etmektir.) [İ.Gazali]

Hak teâlâ, Hazret-i İsa’ya da buyurdu ki:
(Yer ve gökteki bütün mahlukların ibadetini yapsan, dostlarımı
sevmedikçe ve düşmanlarıma düşmanlık etmedikçe, hiç faydası olmaz.)
[İ.Gazali]

Allahü teâlâ, Ehl-i beyte buyuruyor ki:
(Allah sizlerden ricsi [her kusur ve kirleri] gidermek istiyor ve sizi
tam bir taharet ile temizlemek irade ediyor.) [Ahzab 33]

Peygamber efendimiz, Hazret-i Ali’yi, Hazret-i Fatıma’yı, Hazret-i Hasan
ve Hazret-i Hüseyin’i mübarek abâları ile örterek şöyle dua etti:
(İşte benim ehl-i beytim bunlardır. Ya Rabbi, bunlardan kötülüğü kaldır
ve hepsini temiz eyle!) [Mesabih]

Her namazda, Âl-i Muhammed diye dua ettiğimiz Ehl-i beyt bunlardır.
Allahü teâlânın en çok sevdiği resulü Muhammed aleyhisselamdır. Onun da
en çok sevdiği Ehl-i beyti ve Eshabıdır. Hadis-i şeriflerde buyuruldu
ki:
(Şu üç hürmeti gözetenin, dini ve dünyası muhafaza edilir, yoksa hiç bir
şeyi korunmaz. İslam’a, Peygambere ve Onun nesline hürmet.) [Taberani]
[İslam’a hürmet, Dinin emirlerine riayet etmektir, Peygambere hürmet,
sünnetine uymaktır, nesline hürmet seyyidlere, şeriflere hürmettir.]

Seyyid Abdülhakim Arvasi hazretleri, (Ehl-i beyt, asi [günahkâr] olsalar
da, bunları sevmek lazımdır. Bunları sevmek, kalb ile, beden ile ve mal
ile yardım yapmakla olup, bunlara riayet ve hürmet etmek iman ile
ölmeye sebep olur) buyurdu.

Hadis-i şeriflerde de buyuruldu ki:
(Ehl-i beyti seveni Hak teâlâ sever, buğz edene de buğz eder.) [İbni
Asakir]
(İslam’ın esası, bana ve Ehl-i beytime sevgidir.) [İbni Asakir]

(Her şeyin temeli vardır. Müslümanlığın temeli eshab ve ehl-i beytimi
sevmektir.) [İ.Neccar]
(Allah’ın kitabı ve Ehl-i beytime uyan, hidayette olur, uymayan
sapıtır.) [İ.Hibban]

(Ehl-i beytim, Nuh’un gemisi gibidir. Tutunan kurtulur, tutunmayan,
boğulur.) [Taberani]
(Tutunduğunuz vakit, asla dalalete düşmeyeceğiniz iki şeyi bıraktım:
Allah'ın kitabı Kur’an ve Ehl-i beytim.) [Hatib]

(Ehl-i beytime buğzeden, yüzüstü Cehenneme atılır.) [İ. Ahmed]
(Ehl-i beytime, Cehennemlikten başkası buğzetmez.) [İ. Ahmed]

(Fatıma, Cennet hatunlarının üstünü, Hasan ve Hüseyin de Cennet
gençlerinin yüksekleridir.) [Tirmizi]
(Ya Fatıma, Allahü teâlâ senin gazabın için gazap eder, senin rızan için
razı olur.) [Hakim]

(Allahü teâlâ, Fatıma ve nesline Cehennemi haram kıldı.) [Hakim,
Taberani]
(En iyiniz, Ehl-i beytime iyilik edendir.) [Hakim]

(Ehl-i beytimi sevmeyen, ihtilafa düşer ve şeytana yoldaş olur.) [Hakim]

(Vallahi Ehl-i beytimi sevmeyenin kalbine iman girmez.) [İ. Ahmed]

(Benim soyuma dil uzatarak, beni incitenlere, Allahü teâlâ çok azap
yapar.) [Deylemi]
(Allahü teâlâ, oğlum Hasan’la iki Müslüman ordunun arasını barıştırır.)
[Buhari]

(Ya Rabbi, Hasan ile Hüseyin’i seviyorum. Sen de sev. Bunları sevenleri
de sev!) [Tirmizi]
(Fatıma benden bir parçadır. Onu inciten beni incitmiş olur.) [Hakim]

(Fatıma’yı Ali’den daha çok severim, Ali, bana, Fatıma’dan daha çok
kıymetlidir.) [Hakim]
(Kızım Fatıma’nın adı, “Allah onu ve sevenlerini Cehennemden korur”
manasındadır.) [Deylemi]

(Ali’yi ancak mümin olan sever ve ona ancak münafık olan buğzeder.)
[Nesai]
(Ali’yi sevmek, ateşin odunu yaktığı gibi, Müslümanların günahını yok
eder.) [İ. Asakir]

(Ali’ye düşman olanın düşmanı Allah’tır.) [Ramuz]
(Ben ilmin şehriyim, Ali ise kapısıdır.) [Deylemi]

(İlim on kısım. Dokuzu Ali’de, biri diğer halktadır. O, bu biri de
onlardan iyi bilir.) [Ebu Nuaym]
(Ali’yi seven, beni sevmiştir. Ona düşmanlık, bana düşmanlıktır. Onu
inciten beni incitmiştir. Beni inciten de Allahü teâlâyı incitmiş olur.)
[Taberani]

(İmanın birinci alameti Ali’yi sevmektir.) [M.Ç.Güzin]
(Ensara ancak münafık buğz eder. Ehli beytime, Ebu Bekir ve Ömer’e buğz
eden de münafıktır.) [İ.Asakir]

(Ehl-i beytimi ve Eshabımı çok sevenin, Sırat köprüsünde ayağı kaymaz.) [Deylemi, İ. Adiy]
(Eshabımı, ezvacımı ve Ehl-i beytimi seven, Cennette benimle beraber
olur.) [Ramuz]

(Allah'ı seven beni sever, beni seven de, Ehl-i beytimi sever.)
[Tirmizi]
(Benden sonra Ehl-i Beytimle imtihan olunacaksınız.) [Taberani]
(Bana ve Ehl-i beytime salevat getirilmedikçe, dua ile Allah arasında
perde vardır.) [Ebuşşeyh]


Eshab-ı kiramla ilgili 4 ayet-i kerime meali:
(Mekke’nin fethinden önce Allah için mal veren ve savaşan eshabın
derecesi, fetihten sonra veren ve savaşanlardan daha yüksektir. Hepsi
için hüsnayı [Cenneti] söz veriyorum.) [Hadid 10]
(Eshabın hepsi, kâfirlere şiddetli ve birbirlerine merhametlidir.) [Feth
29]
(Sizler en iyi bir ümmetsiniz.) [Âl-i İmran 110]
(Muhacir ve Ensar ile iyilikte onların izinden gidenlerden, Allah
razıdır.) [Tevbe 100]

Demek ki, kurtuluş için Ehl-i beytin ve Eshab-ı kiramın yoluna sarılmak
lazımdır. Ehl-i beyt, Ehl-i sünnetin gözbebeğidir. Ehl-i beytin fazilet
ve kemalatı pek çoktur. Saymakla bitmez. Onları anlatmaya, methetmeye,
insan gücü yetişmez.

İmam-ı Ali’yi çok sevmek, Ehl-i sünnet alametidir. Onu sevmek için, bir
veya birkaç sahabiyi sevmemek, doğru yoldan ayrılmak olur.

Ehl-i beyti sevmek, her mümine farzdır. Son nefeste iman ile gitmeye
sebep olur. Aklı az olan, iyi düşünemeyen bazı kimseler, burada
yanılıyor. Sevmek için sevgilinin düşmanlarını sevmemek lazımdır
diyorlar. İctihadları icabı olarak Hazret-i Ali ile muharebe etmiş olan
Hazret-i Âişe’yi ve Hazret-i Muaviye’yi ve Hazret-i Talha’yı ve Hazret-i
Zübeyr’i, Ehl-i beyte düşman sanarak, bu büyük insanlara düşmanlık
ediyorlar. Böylece doğru yoldan ayrılıyorlar. Halbuki, âyet-i
kerimelerden ve hadis-i şeriflerden anlaşılıyor ki, o muharebeler, dünya
hırsından, mevki ve şöhret sevgisinden değil idi. İctihad ayrılığından
idi. Muharebe etmek için değil, anlaşmak için karşı karşıya gelmişlerdi.
Abdullah bin Sebe yahudisinin ve arkadaşlarının hilesi ile harbe yol
açılmıştı. Eshab-ı kiramın hepsi, Ehl-i beyti seviyordu. Buna
inanmayanlar, yani Eshab-ı kiramı Ehl-i beyte düşman zan edenler, âyet-i
kerimelere ve hadis-i şeriflere inanmamış olur. Âyet-i kerime ve
hadis-i şerifler gösteriyor ki, Eshab-ı kiram, Ehl-i beytin sevgisini,
imanlarının sermayesi edinmişlerdi. (Eshab-ı Kiram kitabı)

İmam-ı Rabbani hazretleri buyurdu ki:
(Babam zahir ve bâtın ilimlerinde yani kalb ilimlerinde çok âlim idi.
Her zaman ehl-i beyti sevmeyi tavsiye ve teşvik buyururdu. Bu sevgi
insanın son nefeste imanla gitmesine çok yardım eder, derdi. Vefat
edeceklerinde baş ucunda idim. Son anlarında şuuru azaldığında kendisine
bu nasihatini hatırlattım ve o sevginin nasıl tesir ettiğini sordum. O
haldeyken bile, (Ehl-i beytin sevgisinin deryasında yüzüyorum) buyurdu.
Hemen Allahü teâlâya hamd ve sena ettim.

Ehl-i beyti sevmemek, Harici olmaktır. Eshab-ı kiramı sevmemek sapık
olmaktır. Ehl-i beyti de, Eshab-ı kiramın hepsini de sevmek ve hürmet
etmek Ehl-i sünnet olmaktır.

Ehl-i beytin sevgisi, Ehl-i sünnetin sermayesidir. Ahiret kazançlarını,
hep bu sermaye getirecektir. Ehl-i sünneti tanımayanlar, bu büyüklerin
orta, adil, halis sevgilerini bilmeyerek, ifratı seçerek, sevgide
taşkınlık yaparak, orta ve adil sevgiyi sevmemek sanıyor. Ehl-i sünnete
harici damgasını basıyorlar. Bu zavallılar bilemiyorlar ki, aşırı ve
taşkınca sevmek ile hiç sevmemek arasında, bir de doğru, insaflı, orta
derecede sevgi vardır. Hakkın yeri de, her şeyde ortada, merkezdedir. Bu
hak ve adalet merkezi, Ehl-i sünnete nasip olmuştur.

Sevmenin aşırı ve tehlikeli olması şöyledir ki, Hazret-i Ali’yi sevmiş
olmak için, diğer üç Halifeye düşman olmak lazımdır diyorlar. İnsaf
etmeli, iyi düşünmeli, bu nasıl sevgidir ki, bu sevgiyi elde etmek için,
Resulullahın Halifelerine, yani vekillerine düşmanlık şart oluyor? Bu
nasıl sevgidir ki, insanların en iyisinin, Allah’ın habibinin, Allah’ın
resulünün eshabına sövmeyi, lanet etmeyi icap ettiriyor? Bu nasıl
sevgidir ki, Allah resulünün mübarek hanımına, damadına, kayınbirader,
kayınvalide ve kayınpederlerine sövmeyi, lanet etmeyi icap ettiriyor?
Bunlar, nasıl fena bilinir, nasıl kötülenir, nasıl temiz bilinmez ki,
Allahü teâlâ, hepsinden razı olduğunu, hepsine Cenneti vaad ettiğini
Kur’an-ı kerimde bildiriyor. Onun resulü Muhammed aleyhisselam da eshabı
hakkında kötü konuşmayı yasak ediyor. Buna rağmen onlara kötü, pis,
kâfir denilebilir mi? Bu nasıl iman, bu nasıl müslümanlıktır? (Eshab-ı
Kiram kitabı)

Hepsini sevmek ehl-i sünnete nasip oldu
Resulullah, Eshab-ı kiramdan hiçbirinin sonradan kâfir olmayacağını,
hepsinin Cennete gideceklerini haber verdi. Herhangi birisine dil
uzatmamızı yasak etti. Allahü teâlâ, Eshab-ı kiramdan razı olduğunu,
Onları sevdiğini bildiriyor. Allahü teâlânın sıfatları ebedidir,
sonsuzdur. Onlardan razı olması sonsuzdur. Eshabdan hiçbiri mürted,
münafık olmaz. Allahü teâlânın bunlardan razı olması değişmez.
Münafıklar, Eshabdan değildir. Münafıklardan birkaçının,
imansızlıklarını sonradan açıklamaları, Eshab-ı kiramın sonradan mürted
olması demek değildir.

Abdülaziz Dehlevi hazretleri, Tuhfe-i isna aşeriyye kitabında diyor ki:
(Eshab-ı kiram arasında münafıklar vardı. Bunlar önceleri belli değildi.
Fakat, Peygamber efendimizin son senelerinde, müminler münafıklardan
ayrıldı. Resulullah vefat ettikten az sonra, bu münafıklardan kimse
hayatta kalmadı. Âl-i İmran suresinin, (Ey münafıklar! Allah, sizi kendi
halinize bırakmaz. Halis müminleri münafıklardan ayırır) mealindeki
179. âyeti ve Buhari’deki (Medine şehri, münafıkları müminlerden ayırır.
Demirci ocağı, demiri pasından ayırdığı gibi ayırır) mealindeki hadis-i
şerif, münafıklarla kâfirlerin ayrıldığını göstermektedir.

Yine (Tuhfe) kitabında diyor ki:
(Hurufiler, Ehl-i sünnet, Ehl-i beyte düşmandır, diyorlar. Bu sözlerine
herkesi inandırmak için, acıklı hikayeler de söylüyorlar. Çirkin
hikayelerin hepsi yalan ve iftiradır. Ehl-i sünnet âlimleri sözbirliği
ile bildiriyorlar ki, Ehl-i beytin hepsini sevmek, kadın erkek her
müslümana farz ve lazımdır. Onları sevmek imanın şartıdır. Ehl-i sünnet
âlimleri, Ehl-i beytin üstünlüklerini bildiren çok sayıda kitap
yazmışlardır. Ehl-i sünnetin hepsi, her namazlarında, Ehl-i beyte hayır
dua etmektedir.

(Benden sonra, size iki rehber bırakıyorum: Allah’ın kitabını ve Ehl-i
beytimi bırakıyorum) hadis-i şerifi gösteriyor ki, Kur’an-ı kerimin bir
kısmına inanıp, başka yerlerine inanmamak fayda vermediği gibi, Ehl-i
beytin bir kısmına inanıp sevmek, ötekilere lanet edip kötülemek de,
ahirette fayda vermez. Kur’an-ı kerimin hepsine iman etmek lazım olduğu
gibi, Ehl-i beytin de hepsini sevmek lazımdır. Ehl-i beytin hepsini
sevmek de, (Ehl-i sünnet)ten başka hiç kimseye nasip olmamıştır. Çünkü
Hariciler, Hazret-i Ali’ye ve Onun temiz evlatlarına düşman olmak
alçaklığına sürüklendiler. Sebeiyye fırkası, müslümanların mübarek
anneleri olan Hazret-i Âişe-i Sıddıka’ya ve Hazret-i Hafsa’ya ve
Resulullahın halasının oğlu Zübeyr bin Avvam’a düşman olmak felaketine
yuvarlandılar. Kiramiyye fırkası, Hazret-i Hasan’ın ve Hazret-i
Hüseyin’in imamlığına inanmadılar. Muhtariyye fırkası da, imam-ı
Zeynelabidin’e inanmadılar. İmamiyye fırkası, Zeyd-i şehide inanmadı.
İsmailiyye de, imam-ı Musa Kazım’a inanmadı. Bunlar gibi, daha nice
fırkalar, Ehl-i beyti sevmekten ve yukarıdaki hadis-i şerife uymaktan
mahrum kaldılar. Hiç birini ayırmadan hepsini sevmek Ehl-i sünnete nasip
oldu. (H.S.Vesikaları)
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
Ehli Beyt'in Önemi
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-
» bu günün önemi
» Türkçe’nin Önemi

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
BZMFRM,Oyun Arşivi,Program Arşivi,Online Oyunlar,Knight,Metin2,CS,Ödev Arşivi,Online,Slayt,İndir :: İslam ve İnsan Bölümleri :: Peygamberlerin, Evliyaların, Sahabelerin hayatları-
Buraya geçin: